Hz. Muhammed (s.a.v) hastalandığında, imamlık görevini Hz. Ebu Bekir’e vermesi
Hz. Muhammed (s.a.v) hastalandığında, imamlık görevini Hz. Ebu Bekir’e vermesi
Hz. Muhammed Mustafa (sav) veda haccını yapar ve Medine’ye geri döner,döndükten sonra, bir süre sonra hastalanır. Bu dünyada görevinin sona ereceğini ve bu dünyadan ahirete göçme zamanı geldiğini farkına varmıştı. Hastalığı günden güne artıyordu. Hasta olduğu halde yine ezan okumaya ve Müslümanlara mescidde namazları kıldırmak için gidiyordu. Hz. Muhammed Mustafa (sav)’İn vefatına üç gün kala hastalığı dahada ağırlaşmiştı mescide gidemez olmuştu olmuştu. Hz. Muhammed (s.a.v) hastalandığında, imamlık görevini Hz. Ebu Bekir’e vermesi için gelmesini bekliyordu.
Hz. Muhammed Mustafa (sav) Sahabeler bir bir ziyaretine geliyorlardı. hastalığı İlk zamanlarda mescide gidip namazı kıldırıp gelebiliyordu,ama artık gezecek durumu kalmamıştı. Ve Hz. Ebu bekir geldiğinde yanına ona artık mescide gelip namaz kıldıramiyacağını ve Sahabelere imamlık yapması ve onların dertlerini sorunlarını dinlemesini söyledi.
Hz. Muhammed Mustafa (sav) Allah’ın rahmetine kavuşmadan iki gün önce ashabından bir kaçından mescide götürmeleri ister, ve sahabelerden bazılarının yardımıyla mescide geldi. Ağır ağır adımlarla mesciddeki minbere çıktı. Hz. Muhammed Mustafa (sav) mübarek yüzünü cemaate doğru çevirerek şöyle buyurdu:
” Ey Müminler! eğer bilmiyerek birinize karşı bir kötülük yapmışsam, onun için karşılığı kabulüne hazırım. Kime vurduysam işte sırtım gelsin vursun. Kimin bende borcu ve alacağı varsa işte malım mülküm gelsin, alsın.”
İmamlık görevini Hz. Ebu Bekirde
Hz. Muhammed (s.a.v) hastalandığında, imamlık görevini Hz. Ebu Bekir’e vermesi den sonra Peygamberimiz bir gün mescide sabah namazını kılmak için gitmek ister.
Sekiz Haziran pazartesi sabahı, Hz. Muhammed Mustafa(sav)’in hastalığı biraz hafifleyince mescide gitti. Hz. Muhammed Mustafa(sav) ayakta namaz kılacak kadar iyi olmadığından oturduğu yerde imam olan Hz. Ebubekir’e uyarak sabah namazını cemaatle birlikte kıldı. Ve tekrar Mescid’den evine dönünce hastalığı arttı.
Hz. Muhammed Mustafa(sav) Yatağında hasta yattığında, Müslümanlara Namaz kıldırma yani imamlık yapma görevini Hz. Ebu Bekir’e vermiştir.
Hz. Muhammed Mustafa(sav)’in vefatından sonra ise, Hz. Ebu Bekir 632 yılında Hz. Ömer ve arkadaşlarının önerisi üzerine Hz. Ebu Bekir halife seçilmiştir. Tarihi kaynaklarda yer alan bilgilere göre, Hz. Ebu Bekir’in Hilafet görevini üstlendikten sonra halka hitaben yaptığı şu konuşma oldukça anlamlıdır:
Ey halkım! Ben size yönetici oldum. Halbuki sizin en hayırlınız değilim. Eğer iyi işler yaparsam, bana yardım ediniz. Eğer yanlış işler yaparsam bana doğru yolu gösteriniz. Doğruluk, emanettir. Yalancılık, hıyanettir. Sizin en zayıfınız benim yanımda güçlüdür ki, onun hakkını müdafaa ederim. En güçlünüz benim yanımda zayıftır ki, başkasının hakkını ondan alayım.
Hz. Ebu Bekir bu sözleriyle ideal bir yöneticide olması gereken vasıfları en güzel şekilde özetlemektedir. Halifelik dönemi iki yıl gibi kısa bir zaman sürmesine rağmen pek çok başarıyla doludur.