Peygamber Efendimizin Devesinin Kasva’nın Aniden Çökmesi

Peygamber Efendimizin Devesinin Kasva’nın Aniden Çökmesi

Peygamber Efendimiz, Mek­ke haremi sınırına yaklaşmıştırlar, Kasva adındaki devesinin üzerindeydi. Kasva, Mek­ke haremi sınırına girince çökmek isteyince. Peygamber Efendimizin Devesinin Kasva’nın Aniden Çökmesi ve Sahabeler devenin çökmesine engel olmaya ça­lış­tılar; fakat sonunda Kasva galip geldi ve bir adım ileri atmadan Allah’ın hikmetiyle yere çöktü. Kaldırmaya uğraştılar, fakat bir türlü deveyi yerinden kaldıramadılar.Bunun üzerine Peygamber Efendimiz, “Onun böyle bir çökme adeti yoktur. Fakat bir zamanlar, filin Mekke’ye girmesine mani olan, şimdi de Kasva’ya mani oluyor.

Yüce  Allah’a yemin ederim ki müşrikler, Al­lah’ın Harem dahilinde yapılmasını haram kıldığı şeylere saygıyı kastederek benden ne kadar zor istekte bulunursa bulunsun, ben onu mutlaka onlara vereceğim” diye buyurdu.

Hakikaten, Kasva çökmemiş olsaydı, Sahabeleri doğ­ruca Ku­reyş müş­rik­lerinin üzerine ğötürecekti. Bu durum ise Sahabeler ile müşrikler arasında çarpışmayı neden olabilirdi. Sahabeler yanlarında korunmak için sadece kılıç getirmişlerdi. Ve harp silahlarından tamamıyla yoksun bu­lunuyorlardı. Sayıları da azdı. Buna kar­şı­lık Ku­reyşliler daha tedbirli ve etraftaki kabileleri de yanlarına aldıkların­dan do­layı sayıca daha fazla idiler.

Ve Mekke’de müslüman olduklarını gizlemekte devam eden, Müslüman­ların tanı­madıkları erkek kadın bir çok kimse vardı. Çarpışma vuku bulduğu takdirde bunlar da arada zarar görebilirdiler.

Ne yazik ki daha Müslüman olmamış olan Ku­reyş ileri gelenlerinden bir­çok kişinin, yakın bir gelecekte imana gelip İslam dinine büyük hizmet etmeleri ve nice ha­yırlı evlat yetiştirmeleri alınyazısında vardır.

İşte, Kasva’nın adeti olmadığı halde, Allah tarafından çöküvermesi, bu gibi hikmet ve inceliklere bir işaretti.

Müslümanların bütün cabalarına rağmen  yerinden kımıldama­yan Kasva, Hz.Muhammed (s.a.v) kendi isteğiyle kalkıp yürüyüverdi. Fakat Ku­reyşlilere doğru gitmeyip başka tarafa dönerek Hudeybiye denilen yerdeki  suyu çekilmiş bir kuyunun başına gitti.

Bunun üzerine Hz.Muhammed (s.a.v), ve Sahabelerinde  gelip orada konaklayacaklar. Hudeybiyeye geldiklerinde Etrafa bakındılar çevrede hiç başka su kuyusu görünmüyordu. Müslümanların yerleştiği Hudeybiye’de su yoktu. Bu yüzden o gün susuz kalmışlardı. Sahabeler yorgun ve bitkin halde suyu çekilmiş su olmayan kuyunun etrafında konaklamıştılar.